ARABULUCULUK ANLAŞMA BELGESİNİN
İCRA EDİLEBİLİRLİĞİ
Arabuluculuk anlaşma belgesinin icra edilebilirliği arabuluculuk süreci sonrasın da tarafları özellikle ilgilendirmektedir. Arabuluculuk süreci ile birlikte arabuluculuk toplantısına katılan tarafların süreç sonunda üzerinde tartışılan konu üzerinde uzlaşı sağlanması halinde anlaşmaya varılmış olur. Bilindiği gibi arabuluculukta tarafların iradesi esas olduğundan anlaşmaya varıp varmama konusunda taraflar serbesttir.
Anlaşmanın kapsamı toplantıya bizzat katılan taraflar veyahut vekillerince belirlenir ve anlaşma metni, taraflar veyahut vekilleri ile birlikte arabulucu tarafından imzalanır. O halde arabuluculuk faaliyeti sonunda varılan anlaşmanın kapsamı taraflarca belirlenecek olup anlaşma belgesi düzenlenmesi hâlinde bu belge taraflar ve arabulucu tarafından imzalanır. Çünkü anlaşma belgesinin taraflar ve arabulucu tarafından imzalanması bir zorunluluktur.
Her ne kadar anlaşma belgesi hazırlanması hususu sıkı kurallara bağlanmamışsa da açık ve anlaşılır bir anlaşma metnini hazırlanması sonradan bu konuda anlaşmazlık çıkmasının önüne geçecektir. Arabuluculuk faaliyeti sonrası taraflarca imza altına alınan anlaşma belgesi ilam niteliğinde belge olması sebebiyle tarafları bağlayıcı özelliği bulunmaktadır.
Arabuluculuk sürecinde husumete konu olaylar ile ilgili anlaşma hususu tarafların iradesine bağlı olduğu ve genel olarak arabuluculuk sürecinin gönüllü ve iradi olduğu hususu dikkate alındığında anlaşma belgesi anlaşılır bir şekilde hazırlanmalı ve taraflarca imzalandıktan sonra bağlayıcı hale gelmektedir. Her ne kadar taraflar tartıştıkları hususlar üzerinde mutabık kalarak anlaşma belgesini imzalasa da sonradan bu anlaşma metnindeki hususlara taraflardan birinin uymaması gibi bir ihtimal vardır. Bu durumda anlaşma belgesinin icra edilebilirliği karşımıza çıkmaktadır.
Anlaşma belgesi ile ilgili tarafların uymaması halinde arabuluculuk anlaşma belgesinin bağlayıcılığı devreye girmekte ve tarafı anlaşılan hususlar yönünde hareket etmeye ve edimini yerine getirmeye zorlamaktadır. Zira Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun “Tarafların Anlaşması” başlıklı 18. maddesi “Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir. Davanın görülmesi sırasında arabuluculuğa başvurulması durumunda ise anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, davanın görüldüğü mahkemeden talep edilebilir. Bu şerhi içeren anlaşma, ilam niteliğinde belge sayılır.
İcra edilebilirlik şerhinin verilmesi, çekişmesiz yargı işidir ve buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yapılır. Ancak arabuluculuğa elverişli olan aile hukukuna ilişkin uyuşmazlıklarda inceleme duruşmalı olarak yapılır. Bu incelemenin kapsamı anlaşmanın içeriğinin arabuluculuğa ve cebri icraya elverişli olup olmadığı hususlarıyla sınırlıdır. Anlaşma belgesine icra edilebilirlik şerhi verilmesi için mahkemeye yapılacak olan başvuru ile bunun üzerine verilecek kararlara karşı ilgili tarafından istinaf yoluna gidilmesi hâlinde, maktu harç alınır. Taraflar anlaşma belgesini icra edilebilirlik şerhi verdirmeden başka bir resmî işlemde kullanmak isterlerse, damga vergisi de maktu olarak alınır.” hükmünü amirdir.
O halde anılan maddeye göre; taraflardan birinin anlaşma belgesindeki hükümlere uymaması halinde diğer taraf anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi için arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesine başvurabilir. İcra edilebilirlik şerhini içeren anlaşma belgesi artık ilam niteliğinde belge sayılır ve İcra İflas Kanunu’nun 38. maddesi uyarınca mahkeme ilamları gibi icra edilir.
Burada belirtmek gerekir ki; eğer taraflar avukatları ile beraber anlaşma belgesini imzalamış ise anlaşma belgesi icra edilebilirlik şerhi aranmaksızın ilam niteliğinde belge sayılır. Bir başka deyişle anlaşma belgesi imzalanırken taraflar, avukatları ve arabulucunun imzası var ise mahkemeye başvurulmaksızın doğrudan cebri icra yollarına başvurulabilmektedirler. İcra edilebilirlik şerhi verilmesi çekişmesiz yargı işi olup buna ilişkin inceleme dosya üzerinden yani duruşmasız olarak yapılır.
Sonuç olarak; sürekli gündeme gelen ve uygulama alanı bulan arabuluculuk sürecinde; taraflarca anlaşmaya varılması halinde anlaşma sağlanmış olan konular anlaşma belgesi isimli bir belgeye dökülür ve bu belge taraflarca ve varsa vekilleri ile arabulucu tarafından imzalanır. Tarafların üzerinde anlaştığı hususlarda sonradan dava açılamayacağı gibi taraflardan birinin anlaşma belgesindeki hükümlere uymaması sonucunda ise sulh hukuk mahkemesine başvurularak icra edilebilirlik şerhi verilmesi talep edilebilir. Bu şerhin verilmesi ile artık anlaşma belgesi ilam niteliğinde belge vasfını taşır ve taraf anlaşma metnindeki hususun yerine getirilmesi için cebri icra yollarına başvurabilir.


Avukat Emrah SOLUKOĞLU Amasya doğumludur. Amasya Anadolu Lisesinden mezun olduktan sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde lisans eğitimini tamamlamıştır. Avukatlık stajını Ankara Barosuna bağlı olarak staj süresinde pek çok hukuk bürosunda çalışmış ve stajını tamamlamıştır. Av. Emrah SOLUKOĞLU kurucu ortak olarak bulunduğu Solukoğlu Hukuk & Danışmanlık avukatlık bürosuyla pek çok alanda müvekkillerine gizlilik, mesleki sır ve şeffaflık meslek ilkeleri doğrultusunda Ankara Barosu üyesi avukat olarak hizmet vermektedir. Ankara Avukatı, Boşanma Avukatı, Ceza Avukatı, İcra Avukatı, Tazminat Avukatı ve İş Hukuku Avukatı alanlarında hizmet vermektedir.